Yumurtalık yaşı (over reservi) nasıl belirlenir ?
Yumurtalık yaşının belirlenmesinde çeşitli hormon ölçümleri ve ultrasongrafi ile yumurtalıkların görüntülenmesi kullanılmaktadır. Bu testlerin bir kısmı direkt olarak yumurta sayısını gösterirken, bir kısmı da dolaylı olarak ifade eder. Örneğin bugüne kadar yaygın olarak kullanılan Folikül Uyarıcı Hormon (FSH) ölçümü, hipofiz bezinden salgılanmaktadır. Bu ölçüm ancak dolaylı yoldan yumurtalık hakkında bilgi vermektedir. Bunlardan en popüler, en yeni ve en güvenilir olan ise Anti Müllerien Hormon (AMH) ölçümüdür. AMH, doğrudan, yumurta hücrelerinden salgılandığından, güvenirlik kazanmıştır.
Kadında mevcut yumurta hücresi (oosit) miktarını, yani over reservini göstermek amacıyla AMH ölçümü giderek yaygınlaşmakta ve kabul görmektedir. Over reservini en erken dönemde ve doğrudan gösteren güvenilir bir belirteç olduğu düşünülmektedir.
Bizim çalışmalarımız da, bu yeni over reserv göstergesinin, diğerlerinden daha güvenilir olduğunu göstermiştir. AMH değerlerine en yakın belirleyici testin ise ultrasonografi ile yumurtalıkta folikül sayılmasıdır. AMH seviyesinin, başka hormonlarla (FSH gibi) ile etkileşimi yok veya çok azdır.
AMH ölçümüne değer kazandıran başlıca özellikleri aşağıdaki şekilde sıralanabilir;
Ancak, diğer over reservini gösteren testler gibi, AMH değeri de hastaların tedaviye alınıp, alınmaması konusunda kesin bir belirteç değildir. Ancak hastanın kronolojik yaşı veya antral folikül sayısı gibi ek değerlendirmelerle birlikte daha kesin bilgi verebilecektir. Bir başka ifade ile tek bir test değerine bakarak, hastaya senin çocuğun olmaz denemez.
AMH değerlerine göre gebelik öngörüsünde bulunmak bir diğer önemli konudur. Yukardaki ifadelerden de anlaşılabileceği gibi, diğer belirteçlerde de olduğu gibi, sadece AMH değerlerine bakarak gebelik öngörüsünde bulunmak mümkün değildir.
Şekil:Normal ve azalmış over reservinde hormonal değişim. Doğrudan yumurta hücrelerinden salgılanan AMH, diğer hormonlardan etkilenmez. Yumurta hücre sayısı oranında AMH düzeyi de paralellik gösterir. Yumurta hücresi ne kadar fazlaysa, AMH değeride o kadar yüksektir.
Bu konuda yaptığımız çalışmalardaki bulgularımız da bu görüşü desteklemektedir. AMH değerlerinin artışı oranında gebelik oranlarının artmasına karşılık, AMH değerine bakılarak gebelik oluşup oluşmayacağı konusunda öngörüde bulunmak mümkün değildir.
AMH ölçümlerde düşük değerlerin güvenirliliği çok yüksek değildir. Yani AMH çok düşük değerlerde olsa dahi hastanın umudunu yitirecek davranışlardan uzak durmalıdır. Deneyimlerimize göre çok düşük AMH değerlerinde dahi gebelik oluşabileceğini hatırlatmakta yarar vardır. Hatta ölçülemeyecek AMH düzeylerinde dahi gebelik oluştuğunu gösteren bildiriler mevcuttur. Olgularımızda, gebelik saptanan en düşük AMH değeri 0,2ng/ml. olarak bulunmuştur.